Ona dağlar yerleştirdi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | velcibale | ve dağları | |
2 | ersaha | oturttu |
- Ardından yerküreyi döşedi. Sizin ve hayvanlarınızın geçimi için yerden suyunu ve bitkilerini çıkardı. Dağları yerleştirdi.
Dağları (yere) O çakmıştır.
Dağları da çaktı.
Ona dağlar yerleştirdi.
Dağları da sabitledi*.
Ve dağları yerleştirdi.
ve dağları sağlamca O yerleştirdi;
Dağları, demir atmış gibi oturttu;
Dağlarını dikip oturttu;
Ve dağlarını oturttu.
ve dağları sağlam şekilde yerleştirmiştir:
Dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi.
Ve dağlarını oturttu
Dağları oturttu,
Dağlarını dikip oturttu;
Dağları (nı sapasağlam) dikdi.
Dağları dikmiştir.
Dağları da yerleştirdi.
Dağlarını oturttu.
Dağlara gelince, onları demir atmış gibi dikip sabitledi.
Dağları da çaktı.
Ona dağlar yerleştirdi.
And the mountains He fixed firmly.
And the mountains He set firmly
and made the mountains firm,
He established the mountains.
And the mountains He fixed firmly.
The mountains He fixed firmly.